4.04.2011

bellek: (Hatırla...)

dün
yorgun argın, bir hayli kırgın yürüdüm vardım corcika'nın yanına. koymuş bile önüne bir kadeh rakı. ben geçtim çay demledim. bi ton gevezelik ettik işte. ben benim kasabadan bahsettim o kendi kasabasından. (gitbak: sosyal bilgiler)

bir ara duvardaki kitaplığa uzandım. o kitaplığa defalarca uzanmışlığım vardır. çekerim ordan bi kitap, tuvalete giderim. çekerim ordan bi kitap, alıyorum bunu derim. çektim ordan bi kitap: ahmet hamdi tanpınar - bütün şiirleri. ben kapağına bakarken corcika:
 
- ne gülmüştük o gün, hatırlıyor musun

dedi. anasonlu bir tebessüm vardı tipinde. ne diyosun be der gibi yüzüne bakıp ne diyo bu manyak diye düşünürek kitabın kapağını kaldırdım. ilk sayfada mor renkli tükenmez kalemle benim el yazım. corcikanın az önceki tuhaf sorusu ve dinlemediğim devamı, el yazım, yazının başına atılmış tarih... 
bellek gürültüyle ve zorlanarak çalışmaya başladı çünkü 11 yıl geriye gitmesi gerekiyordu.

"25.02.2000

Bugün, bitirilmiş bir çok şeyin ardından iki dumur surat olarak etrafta dolaştık. o kadar çok güldük ki bugün... (Hatırla...)"

hatırlayamadım. 
düşündüm, zorladım hatırlayamadım. gözlerim doldu birden. anime kızı gibi damlamayan gözyaşlarıyla (Hatırla...) sözcüğüne bakakaldım. yine "büyüdüğünü anlamak" geldi bi de üstüne. bi git. şimdi ne kadar büyüdüğümü düşünmek istemiyorum, o günü hatırlamak istiyorum sadece.
güldüklerimi unutmak istemiyorum ben hiç. fakat inadıma ağladıklarım kalıyor hep aklımda. nasıldı ki o gün diye sordum. o hatırlıyordu.  güldüğümüz şeyleri değil tabi ama gülme anlarımızı, gülerken nerede olduğumuzu çok net hatırlıyordu.

"senin gülmekten omurgan ağrıyordu(!), ben kendi gülüşümü durup dururken sever olduğumdan, araba alarmı gibi sürekli gülüyordum. 

bu kitabı aldık bir hevesle, vapurda oturup okuyacaktık sahleplerimizle. (hatta kanatlanıp uçacaktık)
olmadı. 
ama ahmet hamdi'nin o güzel sözünü keşfettiğin için bu kitap senindi. hatta bu kitabın tüm basımları senindi. o güzel sözü içinden bulup çıkaran ruh da senindi. 
yani ne?
yani...
senin gerçek adın hamdi.

burcu"

ahmet hamdi'nin o güzel sözü, bir şiirindendi. "ne içindeyim zamanın ne de büsbütün dışında;..." diye başlayan hani... yaş 20.  corcika'nın bu sözü bana söylediği o günlerde, sanki yeryüzünde sadece corcika, ben ve belki bir kaç şanslı kişi daha biliyormuşuz gibi geliyordu.
yaşadıklarımın benzersiz bir biçimde sadece benim başımdan geçtiği zamanlardı, keder nedir bilmez yaşlar, belki sezen...  hatta aksu ve son sardunyalar

7 yorum :

  1. bir keresinde birisi aramızda geçen bir konuşmayı hatırlamadığım için beni yerin dibine sokmuştu. en sonunda, ben sadece benim için önemsiz kişilerle yaptığım konuşmaları hatırlamam, demek senin için önemsiz biriymişim diye tespiti de koyup, çekip gitmişti. mazi kalbimde yaradır, tespiti geçerli midir, arada düşünürüm hala...

    YanıtlaSil
  2. :))

    haklı. sen dua et tokadı yapıştırmamış.

    YanıtlaSil
  3. Bence de önemsemediğimiz şeyleri siliyoruz kafamızdan ama çok önemsediklerimiz dışındaki birçok şeyi de siliyor olabiliriz.

    Bir de şu sigaralı resminizi kaldırsanız, farkında olmadan sıgara reklamı yapmakla kalmıyor, kendiniz için sıgaranın anlamını daha bir pekiştiriyorsunuz bilinçaltınıza.

    Bir yıl oldu ben bırakalı ama on yıl geçse bile canı çeken insanlar tanıdım.
    Büyüklere ya da arkadaşlarımıza özenerek başladığımız bu "bağımlılık" ile bari şimdi, yani aklımız başımızdayken mucadele edelim, en azından reklamını yapmayalım, hollywod filmleri yeterince yapıyor zaten.

    Konunun dışına çıktım ama bu konu konular üstü bence :))

    Eminim sıgarasız çok daha karizmatik :) bir resminiz vardır.

    YanıtlaSil
  4. sigaralı resimdeki ben değilim, o sıkarlet yohansen.
    bi filminden bi kare.

    YanıtlaSil
  5. hadi canım, fotoğraf scarlett johanson'a hiç benzemiyor. valla bak. veya hangi filmiydi diye sorayım ekstradan.

    ayrıca tokadı yapıştırmaktan beter etti merak etme. hiç ses çıkarmayıp yüzüme nakşetse o kadar sarsılmazdım :)

    YanıtlaSil
  6. İyi ya scarlet'in başka bir resmini koyabilirsiniz, koymayadabilirsiniz...

    YanıtlaSil