Kan alınırken kendini deney
hayvanı gibi hisseden, iki tüp kanı gidince kovalarca kan kaybetmiş gibi
tribe
giren hatta ağlamaklı olan burcu, dün endoskopi sırasında, kurbanlık
koyunluksa
işte bu, dedirten bir yöntemle midesine baktırdığında gıkını çıkarmadı.
gık demedi yaa. demek ki
hikaye büyük olunca nası siniyosun, nası ağlamayı filan bile unutuyosun.
bi sorsalar
benden başka kimler bu işin içinde, malı kimden alıyoruz filan hepsini
söylüycem, en güzel hikayemi yazıcam oracıkta, isimse isim adresse
adres. tüm bildiklerimi anlatıcam o kıvamdayım orda. nerde o kan
alınırken ağlayan prenses? nerde o kırılganlık, hassaslık? yaa bırak,
allahın ssklısı. doğru dur len!
midemden parça alıp almadıklarını
bile hissetmedim. verdim kendimi teoriye. kafama bağlayıp ağzıma taktıkları hannibal kelepçesine benzeyen plastik şeyle
iki büklüm yatarken ve sonra midemde siyah sert bir borunun dolaştığını
hissederken aklımdan geçeni hatırlıyorum, bir slogan: "insanlık onuru işkenceyi
yenecek." can havliyle kafa te nerelerden çağrışım yapıyo bak. o
üç-beş dakika süren işlem sırasında insanın insana, bilinçli bir
şekilde acı vermek için şu anda bana yapılan şeylerin daha beterlerini
yapabildiğini
düşündüm bayaa böyle ciddi. hikayeyi kitaplardan okumaktan,
birilerinden dinlemekten öte kavradım. tam saldırganlığın, sadizmin,
şiddetin insan doğasındaki yerine eğilecekken doktor boruyu
çıkardı, geçmiş olsun dedi.
Yarım saat kadar sonra midemin 6
kare fotoğrafının olduğu raporu elime alınca refakatçim kardeşimle anlamaya
çalışarak baktık. Kızkardeşim, ailenin refakatçisi olduğu için yaşı küçük ama elinden
böyle ne raporlar geçmiş bi insandır. Yine de sakalı yok tabi. Çıktık hastaneden
yürüyoruz rapora bakıp canı sıkkın bi havada dedi ki:
-
abla midenin rengi iyi değil, çok kırmızı bu. Normali pembemsi
bunun.
-
Yok bee, o bişey değildir, makinenin renk
ayarlarındandır, açmışlar rengi.
-
Öyle mi diyosun... bilmem.... abla? abla nnnn’apıyosun ya?
abla sigara yakıyo, ne? kızma bana, efkarlandım be çocuk.
***
Bugün 6 vesikalık mide
fotoğrafımı doktoruma sundum. baktı, “burcu durum vahim. Miden kıpkırmızı, şu
renge bak, tahriş olmuş iyice” dedi. dediği anda o raporda 6. mide fotoğrafının
hemen yanında 7. bir vesikalık olarak kızkardeşimin yüzü oluştu. Verdiği pozda
bir “ben demedim mi” ifadesi vardı. Ya da “bok iç” olabilir, emin değilim.
doktor ilaç yazarken ben medikal
cihazlardan çıkarılan renkli raporlarda
bir renk standardı varmış demek diye düşündüm.
geçmiş olsun. hastalıklardan anlamam, hele mide falan çok yabancı. ama sorun sigaraysa ve çok içiyorsan ödül yöntemini benimsemeni tavsiye ederim. gündüz içme. bunun ödülü olarak akşam 2 tane veya keyfine göre 3 tane iç. 4 olmasın :)
YanıtlaSil